Çok zor şartlarda hayatlarını idame etmeye çalışan vatandaşlarımız ucuz diye pazarlara gittiklerinde daha çok kazık yediklerinden şikayetçiler 2 kilo domates alıp eve geldiğinde bunun yarım kilosunun çürük olduğunu görmekteler lütfen belediyelerimiz bu konu da halktan yana onları korumak için çaba göstersinler.
Enflasyonun yüksek olduğu ülkemizde Türk lirasının da dövizler karşısında yaşadığı hızlı erime nedeniyle art arda gelen zamlar esnafı ve vatandaşı da zor duruma soktuğunu gayet iyi anladık.
Ekonomik olarak zor günlerden geçtiğimizde belli. Dışarıda bir ortamda bir kahve içmek, özellikle alt sınıf için kararsızlık yaratıyor. Bazı kahvelerin maliyetine göre fiyatlarının çok yüksek olduğu düşüncesindeyim. Maliyet ve kar oranı nedir bilemiyorum. Bir kahvenin ortalama bir şehirde ve kafede 100 liranın üstünde olmasını şahsen ben kabul edemiyorum. Bunu izah edecek olan varsa gelsin anlatsın.
Yemek yemek için gittiğiniz sıradan bir lokantada 200 liranın altında yemek yok ne yapacak bu insanlar, bir simit 20 lira çay bile içmeye korkuyor insanlar.
Nezaketin yüksek olduğu ortamlarda genel olarak insanlar çay içiyor. Alt sınıf olarak bilinen öğrenci kesiminin ortak noktası çay diyebilirim. Çay üretimi yapan çok büyük şirketlerin zarara uğraması gündemde sürekli yer alıyor.
Farklı ortamlarda unvan sahibi veya sokakta bulunan esnaf, zor durumda yaşayan öğrenci hepsinin imdadına çay yetişiyor. Dışarıda bir yere oturulduğunda alt sınıf belki parasızlıktan, zengin olanlar ise diğer seçeneklerden bıktığından çayı tercih ediyor.
Çay Türkiye’de tüketimin dışında kültürde en önemli unsurlar arasında yer alıyor. Karadeniz’de üretilen, Kars ve Erzurum’da en çok bilinen çay, ülkenin her yerinde içiliyor.
Elbette artan girdi maliyetleri, kira fiyatları konusunda esnafa hak vermemiz gerek. Bu noktada onlara katılarak tüm şartlara rağmen, bir üründen 5,6 kat kar yapılması bana mantıksız geliyor.
Serbest piyasa ekonomisini bu aralar biz iyice özgürleştirdik. Yaşamın zor olduğunu belirterek şunu da ifade etmek isterim. Meyve suyu bile aralarında beş metre olan yerler arasında, fiyat farkı koyabiliyor.
Markası değişse anlayacağım, su aynı su, meyve aynı meyve, çay aynı çay.
Bu millet bunu hak etmiyor biraz da sıkıntıda dahi olsan esnafın zam yaparken bunlarıda göz önüne alması gerekmiyormu?
Çünkü durum hiç iç açıcı değil. Yazın gelmesi ile sahillere gelen insan sayısı oldukça az gelen de pahalılıktan söz ediyor sahile giden evinden yiyeceklerini alıp öyle gidiyorlar fakat oraya gidenlerde getirdikleri çöplerini sahile bırakarak gidiyorlar acaba evlerinde de öylemi yapıyorlar bu insanı düşündürüyor.
Vatandaşlar genel olarak, giderlerini azaltmaya çalışıyorlar Vatandaş artık bazı harcamalarını kısarak, yaşamını kolaylaştırmaya çalışıyor. Ekonomi, her geçen gün geriye gidiyor. Gelen zamlar nedeniyle insanlar artık ucuz ürün bulmak için market market gezmeye başladık çoktan.
Artık el insaf diyelim ucuz tutup süründen kazanmaya çalışsanız nasıl olur. Temmuz ayında insanları biraz olsun rahatlatacak maaş zamlarını ona göre yapmanız gerektiğini de unutmayın.