Burası Ardahan be gülüm diyen
Şair sözüyle başlayan tatlı dilim
Oğuzun düzünde ot biçen ırgatım
Arkasında tırmıkla ot çekenim ben
Kar ile bezenmiş Ardahanın yaylası
Gelin gibi süslenmiş o güzelim ovası
Diye söze başlar şairlerin dizesi
Zor şartları dile gelen serhat şehriyim.
Damal da Atatürk’ün görkemli silueti
Hayran hayran izleyen Fidan teyzesiyim
Posofta al kırmızı içi dışı bir elmasıyım
Rengarenk açan meyve çiçeğiyim.
Ben Hanak’ım halkın güler yüzüyüm
Aşık ile sazım, tatlı dilli mert sözüyüm
Mağliseden Binbaşak’a bakan gözüyüm
Tarlada binbir renkli endemik çiçeğiyim.
Ben yeşil göleyim dümdüz ova,çayırlarım
Bal toplayan çiçek gezen kafkas arılarım
Vefalıdır er yoldaşıdır gülen hanımlarım
Bu başımda hiç eksilmez kar ile boranım
Yakamozlar vurur altın göle bakamazsın
Sonsuz bir güzellik var sende çıldır gölüm
Hele yazın sandala binipde ağı atarım
Çırpınır gelirim alabalık ve sarı balığım.
Ben Ardahanım ondört yaşımda sevdalanırım
Onsekiz yaşında baba adayı havalardayım
Geç gelen bahara çocuk gibi bağımlıyım
Kısa geçen nazlımı nazlı yaza sitemdeyim.
Ben Ardahanım içim bir dışım bir benim
Toprağımda Ahiska Türkü yaşar benim
Yürekten dökülen inciler bir dilim benim
Havası sert insanı mert Ardahanım benim.