Çünkü biliyordu bu gidişin geri dönüşü olmayacaktı acı ama gerçek..
Onca yaşanan aci ve tatlı hiç bir şeyde eskisi gibi olmayacaktı ne yazık ki.
Ağlıyordu
Gözleri kan çanağı olmuş elleri yüzünde hıçkırdıkça bir yandanda boğazındaki düğümlenmeyide anlamaya çalışıyordu ..
Ağlıyordu
O gitti hayat bitti diyordu içinden bu nasıl bir boşluktur içimi yakıp kavuran bu nasıl sevgi diye.
Ağlıyordu
Yanlızlık artık bana arkadaş olacak bellimi olur deliririm diyordu içinden ve ağlıyarak olurmu olur diyordu.
Ağlıyordu
Yanimda iken kadrini, kiymetini sevgisini nasıl olduda anlayamadım diye kendi,kendine ettiği küfrün bini bin para idi ama nafile..
Ağlıyordu
Önünde kalabalık sessizce gidiyordu o ise dost omuzlarda son yolculuğunda.
Bari son görevimi yapayım diyerek gerilerden koşup omuz verdi yârinin tabutuna son düzlükte.
Ağlıyordu
Ahhh dedi ben seni ne kadar sevmişim oysaki geçde olsa anladım ahh dedi mırıldanarak…
Ağlıyordu
Toprak atarken kollarının kuvveti bitiyordu son bir gayretle üçüncü kürekte yığılıp kaldı öylece
ayaklarının dibinde ve salya sümük ağlıyordu.
Ağlıyordu
Geçen yılların geri gelmeyeceğini artık biliyor ve yokluğuna alışması gerekiyordu zira hayat devam ediyor yeni acılara yelken açacağını bile bile iç çekerek hayata sitem ederek
Ağlıyordu.