Devrildi koca dağlar, düzen yıkıldı artık,
Masalları bitince “canlar” sıkıldı artık !
Yüreğime pranga, zincir takıldı artık …
Gözümün bebeğinde yitenlere elveda,
Lambanın ışığında, bitenlere elveda.
Unutuldu gölgesi, söyüt ağaçlarının,
Kış oluca değeri kalmaz yapraklarının…
Susadıkça kavrulup yanan dudaklarının ;
Ateşiyle kül olup, tütenlere elveda,
Gölgesiyle savaşan, bedenlere elveda !
Cevabını unuttum, dokuz şartı bilerek,
Belâ üstüme gelir, sırıtarak, gülerek !
Kurtulurum sanıyor, bazıları ölerek ;
Sahipsiz çöplük bulup, ötenlere elveda,
Bizi dipsiz kuyuya, itenlere elveda !
İftira, söz, gammazlık alıp gitmiş başını,
Kuyruğuna soruyor, tilki kendi yaşını !
Eller dile düşürmüş, kirpiğini kaşını ?
Şerefini kaybedip, satanlara elveda,
Çamurlara belenip, yatanlara elveda !
Hep yüksekten bakıyor, geçmişini unutan,
Nerde “Allah” diyerek, gönlümüzü avutan ?
Ordusunun başında durur gerçek komutan ;
İftirayı, yalanı, atanlara elveda,
Söylediği sözleri, yutanlara elveda !