Susma
Bir şeyler söyle bana ne olur..
İyimserliğin ışığını süzmüyor mavi,
Umudun ucunu göstermiyor hayat,
Mabedim,kurşuna dizildi
Üşüyorum ihanetlerinde….
Ezilmiş bir gül hüznü var yüreğimde,
Ürperiyorum…
Ben bir sanığın ,
Saatlerce sorgusunda ki,
Çözülmeleri içindeyim.
Delik deşik,kör noktalarım,
Ve ölüyorum dirhem,dirhem….
Donuyorum,
Durmadan yaprak döküyor dallarım,
Yalnızlığın sokaklarında
Binlerce kez yenilmiş,
Umut ölülerini çiğneyerek,
İçimde ki kimsesiz çocuklarla ,
Yalın ayak koşuyorum…
Yaşlılık,
Yanılmış,kandırılmış,
derin,iç çekişli bir cocuk oluyor yüreğimde……..
Düşlerime yetişemiyor,
Gerçeklerimi bir adım geçemiyorum,
Ruhum,dikenli tellere sarılı,
Ben bölüne bölüne bitiyorum.
Pirüpak sandığım sevdam,
Kanlı bir hançer,
Her ilişkide bir parçamız kalıyor,
Ellerimizle yaratıyoruz acılarımızı,
Aklımızın ölçüsünde derinliğimiz,
Sisler içinde ufuklar,
Küçücük yüreklerimize,
O,kıyısız gökyüzü nasıl sığar….
Demirli bir pencereye astım umutlarımı,
Sarstım aklımın cılız ayaklarını,
Kuşattım kalelerimi,
Şimdi, bitmelerin ayak ucunda
İhanetlerin urganını geçirip boynuma,
İnançsızlaşıyorum,
Ve teslim oluyorum,
Ölümün kollarına…….
Kurşini,külrengi türkülerimin
Her tınısında,yüreğimi ellerine bırakıp,
Gidişine yakışan en güzel melodiyi buluyor
İçimdeki umutlarımı
Ve sevdamın ağırlığını,
Kırk kilitli küflü sandıklara kaldırıyorum…..
Şimdi,
Ellerimde,bir avuç düş ölüsü yüreğim…
Yüzümde,hüzün eğrisi bir gülümseme,
Sevdanın gergefinde,
Ömrümün dokusu ilmek ilmek,
Savrulan bir yaprak misali gönül,
Ellerim,
Başkasından peydahladığın aşkın kanına bulaştı,
Senden kalan yükümü,yanlış bedestanlara çözüyorum………