yazi
Feride Ozbilge
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Makaleler
  4. ERKEKLİĞİN YÜKÜ…

ERKEKLİĞİN YÜKÜ…

featured

Kadını çok anlattık…
Hepimizin içini acıtan hikâyelerle,
Zulme uğramış, susturulmuş kadınları yazdık.
Yazmalıydık…
Ama bir yerde unutulanlar var.
Adamlar.
Hani duvara yaslanıp sessizce düşünenler…
Hani kahkaha atarken bile gözleri gülmeyenler…
Kadınlardan değil, sevgisizlikten, adaletsizlikten, sürekli güçlü olmaktan yorgun düşen erkekler…

Bir kadının, bir toplumun omzuna ne yük biniyorsa,
Bir adamın sırtına da hayat öylece abanıyor.
Ama bu yükün adı yok.
Çünkü erkek anlatamaz.
Erkek ağlamaz.
Erkek acımaz.
Erkek “koca adamdır” der geçerler.

Ama bir söyleyeyim:
Bazı adamların evde sesi çıkmaz.
Çünkü yıllardır duyduğu tek cümle:
“Sus be adam!”

Evine geldiğinde gülümseyerek selam verir.
Sofraya geçer, yemeğin soğukluğuna değil,
Gönüllerin uzaklığına bakar.
Bir lokmayı çiğnerken boğazına dizilenler
Hiçbir yemek kitabında yazmaz.

Bazı adamlar var,
Karılarından çekinmişler çocukluklarından bu yana.
Kimi duygusal şiddete, kimi psikolojik aşağılanmaya maruz kalmış.
“Sen bir hiçsin” cümlesiyle bitap düşen bir ruhun
Cinsiyeti yoktur, ama bu yazıda o erkek…

Zulüm sadece fiziksel değildir.
Bazen, yok sayılmak,
Bazen değer görmemek,
Bazen sevgisizliktir öldüren…

Toplum erkeğe yük yüklemiş.
Eve ekmek getirecek.
Eşine sevgi, çocuğuna baba olacak.
Ya annesine?
Ona da evlat olacak.
Ama kimse sormuyor:
Bu adam ne zaman insan olacak?

Kadınlar ağladığında anlayış bulur.
Adamlar ağladığında ne olur?
“Sen erkeksin, sus” derler.
“İçine at, unut gitsin.”

Ama hiçbir şey unutulmaz.
Yutkunulanlar düğüm düğüm oturur kalbin orta yerine.
Sonra bir gece ansızın kalp krizi diye gider adam…
Kimse bilmez ki onu öldüren yalnızlıktı.

Kadınların özgürleştiği çağda,
Bazı erkekler, özgürlüğün gölgesinde kayboldu.
Çünkü eşitlik, bazen yerini eşitsiz yargıya bıraktı.
Kadın aldatıldığında haklıydı.
Ama erkek, incindiğinde bile
“Zaten erkeksin, alışık ol” denildi.

Boşandıktan sonra çocuğunu göremeyen,
Nafaka adı altında ömür boyu kürek mahkûmu gibi yaşayan,
Kadının her davranışı hoşgörüyle karşılanırken
Aynı şeyi yaptığında “canavar” ilan edilen
Sessiz kahramanlar var.

Bunlar da adam.
Hakkı olan adam.
Ama hakkını savunduğunda suçlu,
Sustuğunda ezik görülen adam…

Ve çocuklar…
Babasının gözlerinin içine bakan,
Ama bir gün babasız bırakılan çocuklar…
Babası hayatta ama yanında olmayanlar değil,
Yanında olmak isteyip de olamayanlar.

Ne diyelim şimdi?
Bu yazı neyi anlatır?
Belki bir avuç adamın, içini…
Belki bir toplumun, kalbindeki görmediği yükü…

Erkek olmak, zalim olmak değildir.
Kadın olmak, masumiyet değildir.
Zulmün cinsiyeti yoktur.
Ama cesaretin vardır.
Ve bugün o cesaretle yazıyoruz bu satırları.

Bütün yüklerin altında ezilen
Ama bir kere bile “ben varım” diyemeyen
O sessiz adamlara ses olmak için.

Çünkü insan önce insandır.
Kadın ya da erkek değil,
Önce insan…
Ve insan, sevgiyle, adaletle yaşar.

ERKEKLİĞİN YÜKÜ…
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VakaHaber.CoM ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Bizi Takip Edin
KAI ile Haber Hakkında Sohbet