Ne zamanki gözlerin gözlerimde can bulur
Aklım gider başımdan içine dert olurum
Gönlüme sevdan düşer yalnız seni solurum
Kaçamam göz yaşımdan içine dert olurum
Sensizlik acısını bana reva görürsen
Kaderin bu diyerek ilden ile sürürsen
Bilinmeyen yerlere beni de götürürsen
Kaçıp gönül kuşumdan içine dert olurum
Dünyaya göğüs gerip meydan okurum elbet
Koskocaman bir aşkı senle dokurum elbet
Sanki bülbül misali aşkla şakırım elbet
Geçip ekmek aşımdan, içine dert olurum
Eğer sen de atarsan bu aşkın tokatını
Silerim aktimizden amayı, fakatını
Göremez isem eğer aşkta liyakatını
Vazgeçip savaşımdan, içine dert olurum
Çilingiri olursan bilinmezin, yadelin
Farketmez benim için,memleketin ve ilin
Bu aşkı anlatmaya dönemez ise dilin
Gelemezsen peşimden, içine dert olurum
Yer vermek çok mu zor ki, içten gülümsemeye
Yüreğin yetmemişse seviyorum demeye
Cesaretin de yoksa sözlerini yemeye!
Kaç benim ateşimden, içine dert olurum
Uzun sözün kısası üzme garip Peri ‘yi
Maziyi hiç unutmam düşlerken ileriyi
Birileri çıkıp da bozarsa bu seriyi
Uyanırım düşümden içine dert olurum
l1dto4