Belki yüreğimin nüvesinde sakladığım umuttur
son çare
kim bilir belki de hiç okunmamış bir kitabın sonuna konulan noktayım sadece
sevgili
nasılım diye merak etme sen
gözlerimin gizinde sakladıklarım
aklıma sığmıyor
ve ben
hiçbir lisana diz çökmeyen acılarımla
zıvanadan çıkmış
ıslak hüzünler örüyorum ayın şavkına
bir bilsen
yüreğime nice sancılı hüzünler ördüm
miadı çoktan geçmiş kahrolası hoyrat zamanlarda
adını koyamadığım bir ayrılık çiçeği büyüttüm
dilimin uçarı kekemeliğinde
susma sevdiğim
kapatma gözlerinin kapısını
sen
alelacele geçen bir aşkın
karşısına geçip sor bilinmezlikleri
yapma
sensizliğin yarınlarına bırakma
aşkın inancıyla düşle beni
Pervazda,
sefil yoksunluğunla
bahardan kalma dengesini yitirmiş
bir ayrılık olmasın aşk
İki yalnızlığı bir hasrete sığdırarak
Hüzün satan figüran sefaletimle
Gözleri çapaklı sabahlara sığınıp
Paçavra yüreğimin yırtık bohçasını yamıyorum
Özleminle kahrolurken
Asıyorum kirpiğimin çarmıhına
aklımın çekmecesinde kalanları
şimdi
dudaklarımda kırık bir şarkıdır rüzgarın fısıltısı
çocuksu umutllarla çıplak soluğumun bayramında
kirpiklerimden dudağıma sızarak açan iyot kokulu morçiçekleri öpüyorum
dudak kıvrımlarına derme çatma umutları saklıyorum
uzak ihtimal de olsa
ömrümün zulasın da kuruttuğum
morçiçekli bir sabahla mülteci oluyorum sana
Çocuk avuçlarıma dolduruyorum
kokuna iltica baharları
ve ölümün bir nüshasını katlayıp koyuyorum gözbebeklerime
dikkat et
içinde kaybettiğin benden
geriye bir şey kalmasın
evrene sığdıramayıp yüreğime sığdırdığımsın
yani
senin beni düşünmediğin kadar
seni düşünmekten vazgeçmediğimi bilesin.