Şimdi gökyüzün de ,yağmur sonrası hasretlerle, sana aşklar büyütüyorum…
Yâr,
Sokulsak birbirimize
Hızla tükenen bir ömrün sarı odaların da
Sen tekil düşlerin tutsağı olsan
Ben ayaz sevdalar doğursam
Öksüz bir yüreğin kanatlarına tutunarak
Suskunluğun/la tecrit etsen
Rüzgarın sırtına binen asi aşkı…
Şimdi, durur aklımın çatı katın da
Yüzüne asılı gülümseyiş
Damarlarımın sürgünlerin de,
Üstü başı deniz kokan bir ay,
Ve kurak bir gece taşar ruhuma,
Dolunaydan korkan
Hikayeler saklarım yatağıma
Ay ışıkları düşen gecelerde.
Ninniler dolduruyorum
Bebeklerin günahsız ruhlarına…..
Gözlerin de akarken martı ayazı çığlıklar
Ben sana,çıplak acılar büyütüyorum
Düşlerimin bağımsız toprakların da.
Açmadan çürüyor bütün çiçekler
Bir bulutun sırtın da korkular barınıyor
İhtimali hep sana çıkan anılar,
Yüreğinde yarın büyüten aşkın gülüşüne benziyor
Çok eski bir hikaye oluyor aşkımız
Çıplak bir rüyada sevmek düşü,
Uyuklayan gecenin dışına taşıyor….
Kuytu bir soğukta,koşarak kayboluyor hayat
Sebepsiz bozgunlara dolduruyorum mahcup ayrılığı
Kanıyorum ansızın derinlerim de
Gittiğin uzaklara dualar arşınlıyor ruhum
Üşenmeden hep aynı dileğe dönüyor dilim
Seninle gülümsüyor zemheriler de bile güneş
Geride kalıyor yoksul çaresizliğim ve
Sana aşklar büyütüyorum…