Deli bir öykü de anlatırım sevdanı,göçebe gönlüme ,
Bütün hudutları aşkla çizilmiş ülkem de…..
Yüreğimin ülkesin de,düşlerim büyürken
Sana hüznümü sağıyorum ince bir gülüşle
Aklımı bıraktığım geçmişimi özlüyorum
Sarılıyorum rüzgârın gölgesine sımsıkı
Ağrılı düşler de kayboluyorum.
Güneşe yazıyorum sen diye umuda ve,
Pantolunumun cebindeki acıları vuruyorum
Çok eskiden kalma bir trajik öykü de
Aşkı yeniden yazıyorum sevgili …
Özleminin cehennemin de mevsim güz
Vardiyalı yalnızlıklar kırılıyor yüreğim de
Aykırı ayrılıklar,resmi geçit susmaların da
Yetim düşlerimin için de sürüklendiğim
Mehtapla meltem arası bir yer de
Avuçlarımın demine sarıyorum geceyi ve seni
Unutuyorum sarhoş dalgalı denizleri
Ve yıkılıp kalıyorum yüreğinin kıyılarına ….
Firari yüreğimin kaçak ülkesin de
Hazan düşmüş,eğri büğrü zamanın sağırlığın da
Dilime umman ötesi hıçkırıklar belenmiş.
Korkularımın lacivert geceli bağrına sığınıp
Kirpik ucundaki öksüz şarkılara
Acıklı ninniler mırıldanıyorum sevgili…
Sevdam sürüklenirken gökyüzün de
Yorgun umutlar sunuyorum ömrüme
Hazin bir gülümseyiş oturuyor ansızın
Susarak büyüyen ruhumun mimiklerine.
Emsalsiz sevinçlerime
Tarifi yaşam olan bir aşk sunuyor hayat.
Şimdi tedirgin cümlelerle
Yasak bir düşün ortasındayım.
Örselenmiş yalnızlığıma
Yamalı anılar beliyorum.
Aklını yitirmiş kabuslarımdan
Gökkuşağı doğuruyor yüreğim.
Ağır bulutlar sarkıyor
Seher vakti özlemlerime ve,
Koşuyorum çoğul bir rüzgardan,
Yüreğinin ırmaklarına…
Eskiden,
Yokluğunun rotasına sağarken suskunluğumu
Delişmen aşklarla tüketiyordum ömrü
Şimdi, nasır tutmuş acılardan arınıp
Aşkın sırlarını topluyorum geceden
Kızıl bir yorgunluğun efkarıyla
Yüreği rehin bir aşkın sunağın da,
Hasretini büyütüyorum sevgili….
