yazi
  1. Haberler
  2. Makaleler
  3. BİR BAYRAĞIN GÖLGESİNDE: ŞEHİTLER

BİR BAYRAĞIN GÖLGESİNDE: ŞEHİTLER

featured

Geride Kalanlar ve Sessiz Kalan Hayatlar

Şehitlik…
Dışarıdan bakıldığında bir tören, bir selâ, bir bayrak.
Oysa içeriye ,o evin içine, o annenin göğsüne, o çocuğun gözbebeklerine bakıldığında
bu kelimenin baş harfi bile ağlar.

Her “şehit” haberi bir ocağa düşmez yalnızca,
bir milleti eksiltir.
Çünkü her yiğit, bir evlat değil sadece;
bir baba, bir eş, bir kardeş, bir çocukluk arkadaşı,
bir hatıra, bir gülüş, bir tamamlanmamış hayal demektir.

Annelerin Göğsündeki Delik

En çok da anneler anlar şehadetin acısını.
Çünkü doğurduğu evladın yıkandığını, kefenlendiğini,
toprağa emanet edildiğini görür ama topraktan geri alamaz sesini.
Ve o ses, artık annenin içinde yankılanan bir boşluktur.
Ne bir misafirle dağılır, ne bir selâyla diner.

Yemek masasında hep bir tabak fazla,
çamaşır ipinde hep bir fanila eksik,
kapı aralığında hep bir ayak sesi beklenir.
Ama hiçbiri gelmez.
Ve anne yaşar: bir ömürlük ölüme direnir.

Yarım Kalan Nişanlar, Açılmayan Bohçalar

Bazı şehitler ardında henüz “ev” bile olamamış bir yuvanın hayalini bırakır.
Söz yüzükleri, nişan bohçaları, alınmamış gelinlikler…
Ve en çok da susan telefonlar.
Çünkü artık o “geliyorum aşkım” mesajı hiç düşmeyecek o ekrana.

Genç bir kadın, hayatta kalmayı öğrenir:
Bir ömür beklemeyi,
ve bir ömür konuşulmayanı anlatmayı.
Çünkü onun sevdiği, yalnızca bir asker değil,
bir ömrün en kıymetli cümlesiydi.
Şimdi o cümle, mezar taşına kazındı:
“Ruhun şad olsun…”

Babası Şehit Olan Çocuklar: Küçükken Büyüyenler

Bir çocuk…
“Babam nerede?” sorusuna,
gözyaşını yutmaya çalışan dudaklardan çıkan
“Şehit oldu yavrum” cevabıyla büyür.
Henüz kalemi tutmadan,
babasının tabutuna elini koyar.
Henüz harfleri öğrenmeden,
adını mezar taşında hecelemeyi öğrenir.

Ve bu çocuklar,
oyuncaklarıyla değil,
vatan borcuyla oynar.
Arkadaşları bisiklet sürerken,
o dua ezberler.
Çünkü babası artık bir resim,
bir koklanıp ağlanan gömlek,
bir merasim sonrası unutulan fotoğraftır.

Geride Kalanlar: Nöbeti Devralan Sessiz Kahramanlar

Şehit, bayrağa sarılarak gider…
Ama onun yokluğunda ailesi sivil gaziye dönüşür.
Devlet protokolünde bir gün,
ama evlerinde bir ömür boyu sessizlikle yaşarlar.
O suskunluğu kimse duymaz.
Ama evin duvarları bilir,
koltuk kenarına sarkan başörtüsü bilir,
bir anda donup kalan bakış bilir.

Bazı şehit anaları kapıya kilit vurmaz.
Çünkü hâlâ bekler.
Bazı eşler, çocuklarının saçlarını eşlerinin taradığı gibi tarar,
çünkü onun eli eksik kalmasın isterler.
Bazı babalar, oğlunun asker arkadaşlarını ağırlarken
bir tek onun sandalyesine kimseyi oturtmaz.

Ve bu insanlar,
vatanın sessizce ayakta kalma sebebidir.

Son Sözüm: Vatan Onlarla Var, Biz Onlarla Tamamlanırız

Ey aziz milletim,
Bir şehit haberi aldığımızda sadece üzülmek yetmez.
Çünkü acı, geçici;
ama emanet, ebedîdir.
Bize düşen yalnızca üzülmek değil,
yaşamak:
şehidin uğruna can verdiği o değerlerle yaşamak.

Ve her bayrağı gönderde gördüğümüzde
bir değil, binlerce yiğidi anımsamak.
Çünkü bu toprak;
kanla yoğrulmuş,
gözyaşıyla sulanmış,
ve şehitlerin secdesiyle mukaddesleşmiştir.

Bugün özgürsek,
bir anne evlatsız,
bir çocuk babasız,
bir kadın eşsiz kaldığı içindir.

Onlara borçluyuz.
Ve bu borç,
susarak değil, yaşatarak ödenir.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
k_zm_
Kızmış
0
_ok_k_zm_
Çok Kızmış
BİR BAYRAĞIN GÖLGESİNDE: ŞEHİTLER
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VakaHaber.CoM ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Bizi Takip Edin
KAI ile Haber Hakkında Sohbet