Ve, uçurumları
yıkıntılarımla dolu bir engebeler diyarıdır hayat…..
Susuyorum şimdi,
Nedenini bilmediğim
Kederler akıyor damarlarımdan
Ömrüm,
aydınlık sabahlarını yitiriyor yavaş,yavaş
İçimi karartan bulutların,
ayrılığa seferi var göğün maviliğinde,
İncecik bir çisenti yokluyor
boşluğunu yüreğimin…..
Her şeyi iyi yanından görmeyi öğrendim hep
Üstelik, iliklerime dek
kederlerin, işleyip yaraladığı bu yürekle..
Koynu yalnız ruhumu,
kaybettiklerimin ardından
günebakan eski anıların çarmıhına astım..
Sen gideli
Hüznümün sebepsiz sualleri tükenerek akıyor ırmakta…
Sol cebimde
kasvetli, ağır kaygılarıyla duruyor şubat ayazı
İncinmiş cümleler düşüyor patavatsız harflere
ve çoktan masumiyetini yitirmiş bir şarkı demleniyor ayrılığın rahminde..
Şimdi,
durmaksızın acıyan sol yanım
Batıl hasretlerle çığlık çığlık avazım
kör zulamdaki imkansız aşkımla
bilmediğim uzaklar düşüyor aklımın firarına..
Ve zıvanadan çıkan bütün yalnızlıkları koyarak gözlerime susuyorum
Gönlümün patikalarını arşınlayarak kavuşmalarımıza dualar okuyorum …
Şubat ayazında
içimi sızlatıyor eli ayağı soğuk bir aşk ve ben donuyorum…